16.06.2008
YAŞAMIN DİLSİZ MÜTERCİMLERİ
Rengarenk bir rüya ile kim uyanmak istemezki,capcanlı bir güne,yada balkona çıkıp bir bardak çayı dakikalarca yudumlamayı ….Kim sevinmek istemezki güzel bir müjdeyle,kim sevince boğmak istemezki dostlarını….hangi insan uğradığı yere güller gibi uğrayıp,ayrıldığında doğru insanın heykelini dikmek istemezki gönüllere….
Evet güneş hergün doğar her taze güne can verelim diye…
Ay hergece yıldızlarla bezer gökyüzünü, gecenin nekadar mazzam olduğunu unutma diye…
Dostlar hep uzaklarda aranır ama yakınındalardır ana ,baba bazen arkadaş…
Hep ses veren nesneler çeker dikkatimizi ve onlarda ararız huzuru sadece
Oysa yaşamın dilsiz huzur dağıtıcıları vardır hava,su,toprak gibi
Sesi olupda bazen dinlemediğimiz insanlar vardır ana baba gibi..
Uzaklarda arayıp yanıbaşımızda çırpınan dostlar vardır arkadaş gibi..
Evet bakışlarımızı ileride tutup elimizdeki güzellikleri artık unutmama zamanı,
Bizim için fazla mesailerle dolu bir ömür geçirmede tereddüt etmeyen babaya sarılma zamanı…
Şimdi gecesini gündüzünü bizim için harcayan Annenin elini sıkıca tutma zamanı..
Şimdi o unuttuğumuz mutlu insan olma zamanı…..
Muzaffer ÇINAR
28.05.2008
Kartal, kuş türleri içinde en uzun yaşayanıdır.
70 yıla kadar yaşayan kartallar vardır. Ancak bu yaşa ulaşmak için, 40 yaşındayken çok ciddi ve zor bir karar vermek zorundadır. Kartalın yaşı 40'a vardığında pençeleri sertleşir, esnekliğini yitirir ve bu nedenle de beslenmesini sağladığı avlarını kavrayıp tutamaz duruma gelir. Gagası uzar ve göğsüne doğru kıvrılır. Kanatları yaşlanır ve ağırlaşır. Tüyleri kartlaşır ve kalınlaşır. Artık kartalın uçması iyice zorlaşmıştır. Dolayısıyla kartal burada iki seçimden birini yapmak zorundadır:
- Ya ölümü seçecektir,
- Ya da yeniden doğuşun acılı ve zorlu sürecini göğüsleyecektir.
Bu yeniden doğuş süreci 150 gün kadar sürecektir.
Bu yönde karar verirse kartal bir dağın tepesine uçar ve orada bir kaya duvarda, artık uçmasına gerek olmayan bir yerde, yuvasında kalır. Bu uygun yeri bulduktan sonra kartal gagasını sert bir şekilde kayaya vurmaya başlar. En sonunda kartalın gagası yerinden sökülür ve düşer. Kartal bir süre yeni gagasının çıkmasını bekler. Gagası çıktıktan sonra bu yeni gaga ile pençelerini yerinden söker çıkarır. Yeni pençeleri çıkınca kartal bu kez eski kartlaşmış tüylerini yolmaya başlar. 5 ay sonra kartal, kendisine 20 yıl veya daha uzun süreli bir yaşam bağışlayan meşhur yeniden doğuş
uçuşunu yapmaya hazır duruma gelir.
Kendi yaşamımızda da sık sık bir yeniden doğuş süreci yaşamak zorunda kalırız.(ALINTI)
O ZAMAN ARTIK BOŞA GEÇEN SAATLERİN YERİNİ BİZİM HAYATIMIZDA DA YARARLI VE ÇALIŞMA DOLU ZAMANLAR ALMALIDIR.HEM YAPMAMIZ GEREKEN DEĞİŞİM KARTALINKİ KADAR ZOR DA DEĞİLDİR.YAPMAMIZ GEREKEN TEK ŞEY BİZİ ÇALIŞMAKTAN VE BAŞARMAKTAN ALIKOYAN HERŞEYDEN KURTULMAK İÇİN HAREKETE GEÇMEKTİR.BU NU YAPALIM Kİ BİLGİ ,BİLİM VE AHLAKIN GÖGESİNDE HUZUR İÇİNDE YAŞAYALIM YAŞATALIM...
…….MUZAFFER ÇINAR
BAŞARIYI ARTIRAN FAKTÖRLERDEN;
EMPATİ
Aslında ilk bakışta anlamını bilmediğimiz empati kelimesi hemen her insan iletşiminde olduğu gibi insanların başarma ve başarının yeni yollarını bulmada da oldukça faydalı bir araçtır.Biz komşusu açken kendi tok uyuyamayan bir milletiz ve bu özelliğimizle ençok empati kabiliyetine sahip bireyler olmalıyız. Aslında arkadaşımıza performans ödevinde yardımcı olmak,pekiştiremediği bir konuyu ona birkaç örnekle anlatmak,belki evde kardeşine sana iyi davranmasa bile yardımda bulunmak gibi.Empati;kendini karşındakinin yerine koyup onun için bir şeyler yapmak ,bir gün aynı durumda kalabileceğini ve bunun yardım isteyen bir durum olduğunu düşünüp harekete geçmektir.Sorumlu ve kendini geliştirmek isteyen her birey karşılaştığı durumlara empati penceresini de açmalı ve ''çözümsüzlük'' ve ‘’ bana ne o düşünsün’’ gibi insanı birbirine yabancılaştıran düşüncelerden tamamen sıyrılmalıdır.Yapılan araştırmalar göstermektedir ki empati bireye iletişim gücü,davranış güzelliği,başkalarına ve topluma karşı duyarlılığın getirdiği demokratik bakış açısı gibi bir çok fayda sağlamaktadır.O zaman bizler yardımseverlik duygularımızı empati gücüyle birleştirip hem başkalarına iyi bir rehber hem kendimizi daha da ileri başarılara taşımalıyız.Böyle davranların çok olduğu köyler,kasabalar,şehirler hatta ülkeler düşleyin ;
Ne kadar güzel değil mi?
Muzaffer ÇINAR